"Aşkın kaleye, sabrın değirmene uğradığı bir yolculuk..."
Bitlis'in taş sokakları, su değirmeni Şêro'nun devasa çarkları, Serayil Sarayı'nın ihtişamı ve Kale'nin sessiz tanıklığında; bir aşk filizlenir. Zal, suskunluğuyla konuşan bir medrese talebesi; Sıtî ise asaletin ve zarafetin vücut bulmuş hâli ile bir prenses.
Onların yolları, yalnızca kaderin değil; satranç tahtasında, han çadırında, değirmen taşında yeniden yazılmış bir iradenin izini sürer.
Tarihin, gerçek olayların ve ha ...