Kerbela çölünde yükselen feryat, yalnızca İmam Hüseyin’in değil, asırlar boyunca adalet arayanların sesidir. Bu kitap, Kerbela trajedisini tarihsel belgeler, sözlü hafıza ve Alevi inanç dairesinin mistik katmanlarıyla birleştiriyor. Kanla sulanan kumlarda doğan direniş, zulme karşı sarsılmaz bir vicdan direnişine dönüşür. Hüseyin’in vakur duruşu, mazlumların kalbinde hiç sönmeyen bir kor gibi yanar. Sayfalar ilerledikçe matem törenleri, deyişler, çerağ ışıkları ve modern kimlik tartışmaları aras ...